Sahil Vergi Dairesi

VERGİ DAİRESİ DEDİĞİN BÖYLE OLMALI (!)

Hayret!
Hayret ki, 21. Yüzyılda Maliye Bakanlığının taşra teşkilatında çalışan müdür veya yardımcılarından bazıları, ilgili yasaları okumadıkları, bilmedikleri için olaylarda hep yanlış işlemlerde bulunup, mükelleflere eziyet etmektedirler.
***
Sizlere bir olayı nakledeyim:
Bilindiği gibi Kabahatler Yasası adıyla bir kanun var. Var da Allaha bin şükür ki, birçok yasalar gibi, örneğin Tütün ve Tütün Mamullerinin içilmemesi, Tüketici Koruma amacıyla fiyat etiketlerinin bulunması, beyaz ekmeğe son verilmesi, yumurtaların muhafazası… gibi olayları nizamlayan yasaları uygulayanları fenerle arasanız bulamazsınız.
***
Kabahatler yasasına göre kesilen cezalar, kesinleşmeden icra takibatına geçilemez. Bu amir bir hükümdür.
Olabilir ki kesilen ceza için sorumlu/sorumlular İdare Mahkemesinde dava açabilirler. Dava Danıştay’a gidebilir. Verilen karar için Tashihi Karar istenebilir.
Bu süreçler devam ederken henüz konu kesinleşmemiştir. Yetkili Vergi Dairesi bu süreç zarfında hiçbir işlem yapamaz.
***
Durumu bu şekilde izah ettikten sonra asıl konumuza dönelim:
Arsuz Yeşilken Sahil Sitesine, atık su sebebiyle ceza kesilmiş; yetkililer dava açmış ve cari tarih itibariyle dosya Danıştay’da. Dava henüz bitip kesinleşmemiş.
İskenderun Sahil Vergi Dairesi Müdürü, sitenin bütün hesaplarına el koydurtmuş, ödeme emri göndermiştir.
Üstelik her ev sahibini de takip edebilmek için onların adresini talep etmiştir.
Ya, işte böyle! Vergi dairesi dediğin, böyle olmalı (!).
***
Güler misin, ağlar mısın?
Koca bir vergi dairesini yöneten müdür, Kabahatler Yasasını hiç mi bilmiyor? Eğer biliyorsa neden yasalara aykırı işlemlerde bulunuyor.
Maliye Bakanlığı böyle birine nasıl güveniyor?
“Sallabaşını, al maaşını” deyimi bu gibiler için söylenmiş, herhalde.
***
Temel Amerika’da trafik polisi yaparlar. İlk gün göreve çıktığında, muhakkak ceza yazmak gerektiği düşüncesiyle çalışmaya başlar.
Akşama kadar suç işleyen birine rastlayamaz. Ancak göreve son vereceği sırada bakmış bisikletli biri geliyor. Bisikletli yanına gelince, temel:
-Sana ceza yazacağım.
-Sen bana ceza yazamazsın!
-Nedenmiş, yazarım.
-Yazamazsın, ben papazım. Sağ omuzumda Meryem sol omuzumda İsa var.
-Şimdi ananı belledim; üç kişi bir bisiklete binmişler.
***
Temel ceza yazar da, İskenderun Sahil Vergi Dairesi Müdürü, Kabahatler Yasasına göre kesilmiş ama kesinleşmemiş bir ceza için ödeme emri de gönderir, hesaplara haciz de koydurur.

Orhan YALKIN